Obezite günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Gittikçe görülme sıklığının artması tüm dünyada ilgiyi bu konuya çekmiş bulunmaktadır. Kötü beslenme tarzı, hareketsiz yaşam, bireyin genetik özellikleri obezite ortaya çıkma riskini arttırmaktadır. Obez bireyde, bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması söz konusudur.
Obezitenin Görülme Sıklığı Nedir ?
Ülkemizde de diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi obezite görülme sıklığı gün geçtikçe artmaktadır. Türkiye’de obezite sıklığı:
• Erkeklerde %20,5
• Kadınlarda ise % 41,0
• Toplamda % 30,3
olarak bulunmuştur.
Toplamda fazla kilolu olanlar %34,6, fazla kilolu ve şişman olanlar %64,9, çok şişman olanların oranı %2,9 olarak bulunmuştur.
Obezite Risk Faktörleri Nelerdir?
Obezitenin oluşmasında başlıca risk faktörleri arasında eğitim düzeyi, sosyo – kültürel etmenler, gelir durumu, aşırı ve yanlış beslenme alışkanlıkları, yetersiz fiziksel aktivite, yaş, cinsiyet, genetik etmenler, psikolojik problemler, sık aralıklarla çok düşük enerjili diyetler uygulama, sigara- alkol kullanma durumu, hormonal ve metabolik etmenler, kullanılan bazı ilaçlar (antideprasanlar vb.), doğum sayısı ve doğumlar arası süre sayılabilir.
Obezite Tanımı ve Sınıflaması Nasıl Yapılır?
Obezitenin tanınmasında, sınıflamasında ve obezitenin tipinin belirlenmesinde sıklıkla beden kitle indeksi (BKİ) ve bel çevresi ölçümü yapılmaktadır. BKİ kilogram cinsinden vücut ağırlığının, metre cinsinden boyun karesine bölünmesiyle (Vücut ağırlığı/boy 2) hesaplanabilir ve birimi kg/m2 dir. BKİ’nin 18.5 kg/m2’den az olması zayıflık, 18.5-25 kg/m2 olması normal, 25-30 kg/m2 kilo fazlalığı, gürbüz, toplu yada preobez olarak kabul edilir. Otuz kg/m2 ‘den büyük BKİ ise obeziteyi gösterir. Obezite evre I (BKİ 30-40), evre II (BKİ 40-50) ve evre III (BKİ>50) olarak alt sınıflara ayrılabilir. Ancak BKİ vücut yağ dağılımı hakkında bilgi vermemektedir. Artan yağ dokusunun biriktiği yer de önemlidir. Çünkü deri altında ve özellikle kalça bölgesinde biriken yağ dokusu (armut tipi obezite, kadın tipi şişmanlık), obezite ile ilişkili hastalıklarla çok sıkı ilişki göstermezken; yağ dokusunun göbek bölgesinde birikmesi olan elma biçimli obezite yada diğer adıyla erkek tipi şişmanlık hastalıklar açısından daha fazla risk oluşturmaktadır. Bel çevresinin erkeklerde 102, kadınlarda 88 santimetrenin üzerinde olması (Uluslararası Diyabet Federasyonu-IDF-2005’de bu rakamları 94 ve 80 cm’ye çekmiştir) kardiyovasküler hastalık riski ile ilişkili bulunmuştur.
Obezitenin Neden Olduğu Sağlık Sorunları Nelerdir ?
– İnsülin direnci – Hiperinsülinemi
– Tip 2 Diabetes Mellitus
– Hipertansiyon
– Koroner arter hastalığı
– Hiperlipidemi – Hipertrigliseridemi
– Metabolik sendrom
– Safra kesesi hastalıkları
– Bazı kanser türleri (kadınlarda safra kesesi, endometriyum, yumurtalık ve meme kanserleri, erkeklerde ise kolon ve prostat kanserleri )
– Osteoartrit
– Felç
– Uyku apnesi
– Karaciğer yağlanması
– Astım
– Solunum zorluğu
– Gebelik komplikasyonları
– Menstruasyon düzensizlikleri
– Aşırı kıllanma
– Ameliyat risklerinin artması
– Ruhsal sorunlar (Anoreksiya nevroza (yemek yememe) veya Blumia nevroza (kusarak yediği besinlerden yararlanmama), Binge eating (tıkınırcasına yeme), gece yeme sendromu gibi ortaya çıkabilir veya bir şeyi daha fazla yiyerek psikolojik doyum sağlamaya çalışma)
– Toplumsal uyumsuzluklar
– Özellikle sık aralıklarla ağırlık kaybetme ve kazanma sonucunda deri altı yağ dokusunun fazla olması nedeniyle deri enfeksiyonları, kasıklarda ve ayaklarda mantar enfeksiyonları
– Kas-iskelet sistemi problemleri
Obez kişilerdeki fazla vücut yağının nedeni; tiroid, adrenal, over. hipofiz bozuklukları, insülin direnci ve genetik problemler olabilir. İşte bu noktada Endokrinologlar; fazla kilolu ve obez hastaları, metabolik ve hormonal problemler açısından araştırıp tedavi ederler.